Mehmet Y. Yılmaz
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Sivas Kongresi’nin 100. Yılı nedeniyle irat ettiği nutku okurken, gözlerimin yaşarmasına engel olamadım.
Hey yavrum hey, analar ne aslanlar doğuruyor!
Kara plak günlerinde olsa pikaba bir Ruhi Su ya da Hasan Mutlucan koyar, serhat türküleri eşliğinde konuşmasını bir kez daha okurdum:
Erdoğan’ın konuşmasından anladığıma göre Misak – ı Milli hudutlarına kavuşacağımız günler yakın, belki yarından da yakın!
Reis şöyle diyor:
“910 kilometre Suriye sınırımız var. Orası neydi, bir zamanlar Misak – ı Milli hudutlarıydı. Bunu bilmeyen, biliyor olsa da kendisine biçilen misyon gereği bu gerçeğin üzerini örtmeye çalışanları da aynı kervana dahil etmemiz gerekiyor. Tıpkı 100 yıl önce Sivas Kongresi’nde bir araya gelen büyüklerimiz gibi ‘Ya istiklal, ya ölüm’ diyoruz.”
Benim bildiğim Misak – ı Milli sınırları, güneyde şimdi Suriye – Rusya’nın eline geçen Han Şeyhun’u filan da için alıyor.
Suriye’de Akdeniz kıyısındaki Lazkiye’den başlayın, İdlip, Halep, Deyr – i Zor, Rakka, Haseke; Irak’a doğru devam edin, Musul, Kerkük diye Basra Körfezi’ne kadar gidiyor.
Demek ki “Suriye ve Irak’ın toprak bütünlüğünü koruyalım” diye bugüne kadar boş yere yırtınmışız. Hep bu monşerlerin işi bunlar!
Şimdi Reis, söylediklerinde gerçekten ciddiyse yakında sefer görev emri bildiren kağıtlar posta kutularımıza bırakılacak demektir.
Gerçi ben artık “çağ dışına çıktım” ama görev gelirse, kamuflajları çekip, yatarım sipere!
Reis’in bu konuşmasından başka bir şey çıkmıyor çünkü:
Irak ve Suriye’ye karşı bir askeri harekat başlatacağız, Misak – ı Milli sınırlarımıza ya istiklali getirecek ya da öleceğiz!
Yoksa Reis bir kez daha kendi sesinin gazına mı geldi de esip savuruyor?
***
Binali Bey’e “özgül ağırlığına uygun” görev önerim
Maiyet yazarının bildirdiğine göre AKP kulislerinde, Binali Yıldırım’a önümüzdeki dönemde nasıl bir görev verileceği ile ilgili dedikodular almış başını, gitmiş.
“Yeniden TBMM Başkanı olur” diyenler de varmış, ama Mustafa Şentop o işi kimselere bırakacak gibi durmuyormuş.
Binali Yıldırım’ın “özgül ağırlığına uygun” bir görev arayanlar ise Cumhurbaşkanı Yardımcılığı’nı uygun görüyorlarmış filan.
AKP’li arkadaşlarım bana hep “yıkıcı” eleştiri yaptığımı, biraz da “yapıcı” eleştiriler yazmam gerektiğini söylüyorlar.
“Yıkıcı” olduğum fikrine katılmıyorum ama madem ki onlar böyle algılıyor, o halde ben de bugün Binali Bey’e aranan yeni görev yeri konusunda “yapıcı” bir yazı yazayım dedim.
Bir kere Cumhurbaşkanı Yardımcılığı, Binali Bey’e uygun gelecek kadar parlak bir görev değil.
Bu iş çok önemli olsaydı, Reis bu göreve Fuat Oktay’ı tayin etmezdi bir kere!
Belli ki Reis, bu makamı bir tür müsteşarlık gibi görüyor, Binali Bey’e hayli dar gelecek bir gömlek olur bu.
Benim önerim, Türkiye’nin geleceğini Binali Bey’in uhdesine vermek.
Bakın Yıldırım ailesinin çocuklarına, maşallah her biri Harvard’da örnek olay olarak okutulacak kadar başarılılar.
Geliri sınırlı bir memur ailesinin çocukları, bugün ülkenin sayılı armatörleri arasındalar.
İnternette bakıyorum – Allah nazardan saklasın, yollarını açık etsin – gemileri dünya denizlerinde adeta fink atıyor.
(Böyle internet siteleri var, gemiler nereden yük aldı, nereye gidiyor, şu anda hangi limana kaç mil uzaktalar filan, hepsini görebiliyorsunuz.)
Bu çocukları kim yetiştirdi? Binali Bey ve eşi.
Gerçi Binali Bey, bu işin sırrını kimseler ile paylaşmaya niyetli görünmüyor ama Reis emrederse, eminim akan sular duracaktır.
Binali Bey için makam önerim şu: Genç Girişimciler Bakanlığı.
Böylece sınırlı bütçelere sahip ailelerin çocuklarının da dünya gözüyle üç kuruş para görmelerinin yolunu açabiliriz.
Düşünün: Binali Bey’in çocukları gibi 100 bin genç girişimcinin bu topraklarda boy verdiğini!
Bu ülke nasıl uçar gider, Merkel de arkamızdan nasıl baka kalırdı!
***
Sübliminal faaliyetler bunlar!
Sürekli yazıyor, uyarıyorum ama bir türlü uyanmalarını sağlayamadım. Bakın bir daha yazıyorum: Damat Paşa’nın biraderinin yönetimine verdiğiniz gazeteler, çaktırmadan altınızı oyuyor, farkında değilsiniz.
Geçen gün bu gazetede yine bir haber okudum: “Burhaniye’nin incisi Pelit Köy’de yüzlerce zeytin ağacını kesen utanmazlar, villaları dikmişler, bir de utanmadan villaları yeşile boyayıp, gizlemeye çalışmışlar.”
Haber aynen böyle, tipik bir Türkiye gerçeği haberi.
Solcusu, sağcısı fark etmiyor, rant varsa ne ağaç dinliyorlar, ne tabiat.
Yeter ki “villa tipi” evler yapıp, satsınlar.
Mutlu Türk ailelerinin, evlerinin içinde merdivenler olmasına, in – çık helak olmaya, bu kadar meraklı olmaları meselesine başka bir yazıda gireriz. “Villa tipi ev” meselesine yani!
Sabah sizce bu haberi niye veriyor olabilir? Tabiat aşkından mı? Öyle olsaydı Kaz Dağları’ndaki altın madenini de haber yaparlardı, onu atladılar mesela.
Ya da HES’ler için kesilen ormanlardan söz ederlerdi, onları da hiç görmediler.
Bence bu gazetenin bu haberi, böyle vermesi, subliminal Reis düşmanlığından kaynaklanıyor. Bilinç altımızı dürterek, Okluk Koyu’na yazlık saray yapmak için yok edilen çam ormanını hatırlatmak istiyorlar.
Bir koca koyun ağaçları saray inşaatı ve saraya gelen yollar için kesildi, güzelim Gökova’nın bir koyu, beton mega yat iskeleleriyle bitirildi!
Hep diyorum, dinlemiyorsunuz: Bu gazeteye bir kripto sızması var!
Yazarlar
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
6.08.2025
26.06.2025
23.06.2025
12.05.2025
4.04.2025
2.04.2025
6.03.2025
4.03.2025
28.02.2025
20.02.2025