Mehmet Y. Yılmaz
Bu konuşması ile ilgili olarak Recep Tayyip Erdoğan'ın hangi sıfatını kullanacağıma karar veremedim: Cumhurbaşkanı mı desem, AKP Genel Başkanı mı bilemedim.
Uluslararası Ombudsmanlar Konferansı'nda konuştu ama "uluslararası ombudsmanlara" ana muhalefet partisini şikayet etti.
Bir tuhaf durum yani.
Tabii ombudsmanlar belli ki kibar tipler, "Bizi davet ettiler, yedirdiler içirdiler, İstanbul'u da gezdiriyorlar, şimdi 'lahana turşusu – perhiz' meselesine girmeyelim" diye düşünmüş olmalılar.
Çünkü Erdoğan'ın konuşmasında söylediği bazı şeyler ile Türkiye'deki uygulamaların farklı olduğunu anlayabilmek için insanın ombudsman falan olması gerekmiyor. Biraz gazete falan okuması yeterli.
Tabii gazete derken, gerçek bir gazeteden söz ediyorum. "Reis, ABD'yi şallak mallak etti" türünden üfürme haberler yazanları değil.
Erdoğan'ın konuşmasından bazı cümleleri deyim yerindeyse cımbızladım.
Ama endişe etmeyin bu cımbızlama anlam kaybına yol açacak mahiyette değil. Tam tersine konuşmasının konsepti içinde "ana fikir" olsun diye söylenmiş sözler bunlar.
Buyurun, birlikte okuyalım:
"Kendi insanının sesine kulak vermeyen tam tersine itirazları hoyratça bastırmaya çalışan devletler çok büyük yıkımlarla karşılaşabiliyor. Özellikle bölgemizde bu vahim hataya düşen pek çok devlet ve yönetim var."
Demek ki neymiş? Bazı devletler, sesini duyurmaya çalışanları dinlemediği gibi, bu çabayı hoyratça bastırıyormuş da!
Vay anasına sayın seyirciler, bir an için Türkiye'den söz ediyor zannetmiştim.
"Gelişen teknoloji ve iletişim imkânları da bireylerin ve örgütlü grupların seslerini her seviyede duyurabilmelerine imkân sağlıyor. Kamu kurumu yöneticilerinin hangi kanaldan gelirse gelsin vatandaşımızın sesine sessiz kalması söz konusu bile olamaz."
Demek ki bundan sonra, cop, biber gazı, tazyikli su yok! Devlet sesimize kulak verecek, polis müdürleri aman diyeyim, siz de duymuş olun!
"Kamu imkanlarını belirli güç odaklarının tekelinden çıkarıp milletimizin emrine verdikçe içeride ve dışarıda çok daha emin adımlarla yürüyebilen bir ülke haline geldik."
Demek ki artık ihalelerin sadece belli müteahhit gruplarına verilmesi uygulaması sona eriyor.
Kamu kurumlarında yükselmek için de sadece imam hatipli olmak yeterli olmayacak diye anlıyorum.
Bu tür şeyler bu belirli güç odaklarının elinden çıkarsa emin olun ki yol – köprü – hastane inşaatları da daha ucuza mal edilir, kamu kurumlarında da gerçekten hak edenler yükselir.
"Bizim milletimiz zulüm veya zulümle abad olanın akıbeti berbat olur der. Hak ve adalet temelli her itirazın kamu nezdine karşılık bulması zulmün önüne geçecek en önemli yöntemdir."
Osman Kavala, haydi gözün aydın, Reis artık zulme son verecek anlaşılan.
Uyduruk suçlarla hapse tıkılanlar, bavulları toplamaya başlayın, yakında çıkıyorsunuz!
* * *
Allah bize de İskandinav batışı nasip etsin!
Recep Tayyip Erdoğan her yerde olur olmaz konularda konuşuyor ama biliyoruz ki konuşmalarını kendisi yazmıyor.
Bin Odalı Saray'ın odalarını dolduran danışmanlardan birine talimat verildi, o yazdı, birisi prompter'a yükledi, o da okudu.
Okurken söylediklerinin ne anlama geldiğini düşünme fırsatı olmuş mudur, bilemiyorum.
Ama geçen gün iki ayrı konuşmada öyle şeyler söyledi ki bence ne okuduğunu çok da fark etmeden okuyup, geçiyor!
ABD'deki Diyanet Merkezi'nde şunu söyledi:
"Ermenistan daha dünün devleti. Bundan önce değişik yerlerde göçmen olarak dolaşırlardı, Türkiye'de de aynı şekilde göçmen olarak yaşarlarken zorunlu tehcir yaşandı."
Tarihsel gerçeklerle alakası hiç olmayan bu bilgiyi, Erdoğan'ın konuşmasına sokuşturan kimdir, çok merak ettim.
Bugünkü Ermenistan'ın kökleri Revan Hanlığı'na kadar gidiyor. Onu geçelim, Ermeniler hiç göçebe olmadılar, yerleşik bir halktı. Bunları kim uyduruyor da Erdoğan'a söylettiriyor, gerçekten merak ediyorum.
Kaldı ki Ermenilerin tehcir sırasında başlarına gelenler ile göçebe ya da yerleşik olmalarının ve bugünkü Ermenistan'ın tarihinin ne alakası var?
Sosyal Güvelik Kurumu'nda yaptığı konuşmada da şöyle dedi:
"Tutturmuşlar bir erken emeklilik. İskandinav ülkelerinin hepsi bu sistemle battı."
Erdoğan benden duymuş olmasın ama bu memlekette 80 milyonun 80 milyonu da "Allah, Türkiye'ye de İskandinav ülkeleri gibi bir batış nasip etsin" diye kurban keser!
Emeklilik sistemlerini yeterlilik, sürdürebilirlik, dürüstlük, doğruluk gibi kriterler üzerinden ölçen Küresel Emeklilik Endeksi'ne göre Türkiye 42,2 puanla 37 ülke arasında 35. sırada.
Aynı endekse göre 80,3 puan ile Danimarka ikinci, 72,3 puan ile İsveç beşinci, 71,2 puan ile Norveç altıncı sırada!
Ben de buradan Erdoğan'a yalvarıyorum: Allah aşkına ne yapıp edin, Türkiye'yi de bir an önce İskandinav ülkeleri gibi batırın, gitsin!
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
12.05.2025
4.04.2025
2.04.2025
6.03.2025
4.03.2025
28.02.2025
20.02.2025
13.02.2025
5.02.2025
20.11.2024