Hadi ULUENGİN
KÜRT meselesine çözüm federasyondan mı geçiyor?
Ben hayır cevabına daha yakın duruyorum. Gerekçelerine de aşağıda geleceğim.
Fakat şu an hayati olan yegâne şey her türlü tabudan sıyrılarak yukarıdaki soruya yanıt aramaktır.
Zaten eğer ağzımıza biber sürüleceği korkusuna kapılmadan tartışmayı hiç olmazsa yirmi- otuz sene önce başlatabilmiş olsaydık, büyük ihtimalle bıçak böylesine kemiğe dayanmadan çok yol katetmiş olacaktık.
***
FARKINDAYIM, hem tabudan arınmak gerektiğini, hem de federasyona sıcak bakmadığımı söylemek yine de hâkim ideolojiye meylettiğim izlenimini yaratıyor. Bana egemenler nezdinde avantaj da sağlıyor.
Kabul, derin şartlanmamdan dolayı üniter devlet fetişizmi belki bilinçaltında hâlâ mevcuttur.
Fakat iradi olarak federasyonu reçete addetmemem tarihî ve siyasi gerçekçilikten kaynaklanıyor.
***
TARİHÎ, çünkü ulus-devlet öncesinde de Osmanlı coğrafyasında yaşayan bütün kavim ve halklar hep merkezî imparatorluk geleneğiyle yoğruldular. Hiçbirimizin kolektif hafızasında Batı tipi bir sivil kültür yoktur.
Zaten Marksist terminoloji bizim de ait olduğumuz bu tür yönetimleri Doğu despotizmi diye tanımlıyor.
Oysa yukarıdaki kolektif hafıza insan gruplarının geleceğe ilişkin tasavvurları açısından da hayatidir.
Fakat öte yandan şunu da kaydetmek gerekiyor: Aynı İmparatorluk’ta geçerli olan ve cemaatlere ciddi serbesti tanıyan millet mekanizması belirli bir otonomiye tekabül ediyordu.
Ama sözkonusu özerkliğin din eksenine oturduğu ve son kertede kararı merkezin verdiği düşünülürse, buradan hareketle geçmişte de federatif nüve edindiğimizi iddia etmek sinekten yağ çıkartmak anlamına gelir.
***
SONRA, federasyon çözümüne uzak durmam siyasi gerçekçilikten kaynaklanıyor. Zira sistemin kültüre dönüşmüş olduğu Washington, Bern, Berlin gibi başkentler veya Hindistan, Meksika, Brezilya gibi post-sömürge devletler bir yana, federal yönetimlerin milli sorunları illâ hâlledeceğine dair bir kural bulunmuyor.
İşte SSCB de, Yugoslavya da, Çekoslovakya da dağıldılar. İşte Belçika can çekişiyor.
Üstelik zengin bencilliği faktörünü de asla yabana atmamak gerekiyor!
Nitekim her biri kendi ülkesindeki diğer halklara oranla daha fazla refaha sahip olduğu içindir ki o Belçika’da Flamanlar, Birleşik Krallık’ta İskoçlar yahut İspanya’da Katalanlar boşanma eğilimine yöneliyorlar.
Türk- Kürt federasyonu tarzında şekillenecek yeni bir cumhuriyette de aynı tür egoizmin ön plana çıkmayacağına dair hiçbir garanti yoktur.
Örneğin Trakya’daki çiftçi “madem federasyon, benim vergilerimle niye Şırnak’taki okul sübvansiyone ediliyor” diye kazan kaldırabilir. Giderek de “başımızdan savalım” kolaycılığıyla ayrılık iradesi beyan edebilir.
Hatta iş batıda yaşayan ve çalışan Kürt kökenlilerin “ihracını” (!) istemeye kadar varabilir.
Dolayısıyla benim etnik çerçeveli bir federasyon tezine uzak durmam hem aşınmış olmasına rağmen ulus-devletlerin hâlâ güncelliğini koruduğuna ve bir süre daha koruyacağına inanmamdan; hem de bir Türk olarak Kürtlere olan borcumu ancak üniter yapı bünyesinde ödeyebileceğimi düşünmemden kaynaklanıyor.
Fakat üniter yapı var, üniter yapı var!
***
HEDEF olarak önerdiğim üniter yapı tabii ki bugün mevcut mekanizmayla hiç benzeşmiyor.
Kastettiğim şey ademimerkeziyetçiliği eksen belleyen ve çift dillilik tercihi de dâhil meclisi, simgesi ve bütçesiyle yerel yönetimlere çok geniş imkân ve salâhiyet tanıyan, ama etnisiteyi aşan yeni tür bir projedir.
Ve bana kalırsa da AB’nin zaten “bölgeler Avrupa’sı” adıyla hayata geçirmekte olduğu bu proje federasyon alternatifinden çok daha gerçekçidir. Dünyanın genel gidişatına da son derece uygun bir gelişmedir.
Fakat Ernest Renan’ın “her ulus her gün yenilenen bir halkoylamasıdır” sözü bütün geçerliliğini koruğuna göre, benim federasyon fikrine hayır oyu vermem evet oyu verenleri bağlamaz ve bağlayamaz.
Ama bin şükür tabular yıkıldı yıkılıyor, artık onların da kendi oy gerekçelerini açıklaması gerekiyor.
Önyargım yok ve ikna olmaya hazırım, yeter ki tablo gerçekçi ve argümanlar doyurucu olsun!
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA“Masada Milyonlar Var” 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
osman kılınç
yav ben de seni ,aklı başında ,bağımsız yazar sanıp bazan okuyordum.Bukadar gözükapalı Erdoğan yalakalığın! Pes doğrusu