Bülent KORUCU
Rüşvet ve yolsuzluk operasyonlarının iç ve dış komplo olduğunu ispat için yapılan yayınlar ürkütücü boyutlara ulaştı. İsminin yanına ‘İslamcı' nitelemesini koymayı marifet sanan yazarlar ve bunların kurumsal kimliği niteliğindeki gazetelerde seviye yerlerde sürünüyor.
Aylar önce ‘İslamcılık bitti mi, yeni bir evreye mi geçti?' ekseninde akademik ve fikrî bir tartışma vardı. Fikirler yok olmaz; güçlenir, zayıflar ama bitmez. Ne yazık ki bu fikri temsil ettiği iddiasındaki insanlar bitiş noktasında. İslam'ın en temel prensipleri tereddütsüz ihlal ediliyor. Namaz niyaz gibi şahsî ibadetleri kastetmiyorum. Onu bilmek zor, bilsek de hesabı kimseye düşmez. Herkesin kendiyle Rabbi arasında. Benim derdim kamuya yansıyan eylemlerle ilgili. Mesela yalan haberleri düzeltmeye yetişemiyoruz. Doğru olmayan ve kara propaganda amacı sırıtan metinleri takip etmek bile imkânsız hale geldi. Tekzip edilenler de sayfalarda kendisine yer bulamıyor.
‘Kavgada yumruk sayılmaz' diye özetlenecek vahşi ve ilkesiz tavır almış başını gidiyor. 28 Şubatçılar ve benzerleri siyasî bir dille ‘düşman' bildiklerinin üzerine yürüyordu. Şimdi buna ‘din' dili de eklendi. Karşınıza dikilen din polisleri, siyasî tavırlarını din olarak kutsamanızı ve biat etmenizi istiyor. Sizi bir sünnete muhalefet etmekle itham edenler, temel rükûnları ihlal etmekte beis görmüyor. Bazıları Ortaçağ'da aforoz edilenlerin kapısına çarpı atmak için boya kutusuyla dolaşanlar gibi. Ne münafıklığınız kalıyor, ne Siyonistliğiniz. Savaşta kılıç kafasına inmekte iken şehadet getireni öldüren sahabeyi azarlayan Hz. Peygamber hiç anlaşılmamış. ‘Korkudan öyle yaptı' savunmasına verilen Muhammedi (as) cevap ne kadar muhteşemdir: “Nereden biliyorsun? Kalbini mi yarıp baktın!” Yahu Allah aşkına eleştirin hatta hakaret edin, lakin imana laf söylemeyin. Yanıldığınızda sizin imanınız tehlikeye giriyor. Bu göze alınacak bir risk değildir. Dilimiz döndüğünce söylüyoruz ama nafile.
Bu tartışmaların bir faydası olacaksa o da Bediüzzaman'ın fikirlerinin gündeme taşınması diyebiliriz. Bakın siyasetten uzak durma gerekçesini hangi cümlelerle anlatıyor: "Bir zaman, bu garazkârâne tarafgirlik neticesi olarak gördüm ki, mütedeyyin bir ehl-i ilim, fikr-i siyasîsine muhâlif bir âlim-i salihi, tekfir derecesinde tezyif etti. Ve kendi fikrinde olan bir münafığı, hürmetkârâne medhetti. İşte, siyasetin bu fena neticelerinden ürktüm, 'Euzubillahi mineşşeytâni vessiyaseti' dedim. Tarafgirlik eğer hak namına olsa, haklılara melce olabilir. Fakat şimdiki gibi garazkârâne, nefis hesabına olan tarafgirlik, haksızlara melcedir ki, onlara nokta-i istinad teşkil eder. Çünkü, garazkârâne tarafgirlik eden bir adama şeytan gelse, onun fikrine yardım edip taraftarlık gösterse, o adam o şeytana rahmet okuyacak. Eğer mukabil tarafa melek gibi bir adam gelse, ona hâşâ lânet okuyacak derecede bir haksızlık gösterecek.”
Mesela yılbaşı öncesi yemek programında hindi tarifi veren bir televizyon kanalını yerden yere vuran gazete, Milli Piyango'yu sürmanşet yapana tek kelime etmiyor. Çünkü aynı siyasî safta yer alıyorlar. Dün ‘İslamcı' bir gazete bir ilahiyat profesörünün iddialarını manşet yaptı. Güya İlim Yayma Cemiyeti'ni Diyarbakır'da kuran kişi olduğu için ‘cemaat' tarafından mağdur edilmiş. Başta İlim Yayma olmak üzere bütün muhataplar iddiaları reddediyor. Daha önemlisi o kişinin kitaplarında Hz. Peygamber ve sahabe hakkında aktarmakta bile zorlanacağımız ifadeler var. Yazdıklarının binde birini başkası yazsa kıyamet kopardı. Zihniyet şu cemaate çakıyorsan gerisi önemli değil. AK Parti kapatma davasının uç beylerinden emekli General Kemal Yavuz'un ölümü bile ‘TEMA gönüllüsü hayatını kaybetti' diye verildi. Çünkü mahkemede cemaat aleyhine ifade vermiş. E insaf artık!
Yazarlar
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATürkiye’nin Demokratikleşmesi ve Kürt Sorununun Çözümü: Ciddiyetin Tarihsel Zorunluluğu... 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.07.2016
4.02.2016
1.02.2016
23.02.2016
5.02.2016
2.02.2016
29.01.2016
22.01.2016
15.01.2016
1.02.2016