Sezin ÖNEY
Geçen hafta perşembe, İsrailli şair Yehuda Amichai’dan bahsetmiştim yazıda.
Yazının sonu uçuvermiş; tıpkı Gazze’de “barış” oldu denmesiyle ölenlerin hemen de unutulması, İsrail-Filistin meselesinin de gündemden, enkaz üzerinde tüten duman misali, yitivermesi gibi.
Oysa Gazze’nin üzerinde, Türkiye’nin çatışma bölgelerinde, Ortadoğu’nun her köşesinde insansız hava araçları vızıldayıp duruyor; geleceğin savaşlarının planlanabilmesi için.
Nasıl da dev bir arşiv biriktiriliyor bu araçların çektiği kare kare filmlerden, savaş hazırlıkları için.
Yemen’de ABD’nin insansız hava araçları, İsrail’de İran’ınkiler, İran’da Amerika’nınkiler, Irak’ta merkezî hükümetin petrol yatırımlarını korumak için Washington’dan aldıkları uçuşuyor.
Türkiye’nin de medarı iftiharı, “Anka” kuşu, Türk Havacılık ve Uzay Sanayii AŞ tarafından, “tamamen yerli imkânlarla” üretilen insansız hava aracı.
Mısır, Ortadoğu’nun yeni silah taciri Türkiye’den, insansız hava araçları almak için müşteri oluyor.
Türkiye’den artık kimse çıkıp da, “Bizim Arap Baharımız, AKP iktidarı Arap Baharı’nın destekçisidir” demesin. Silah pazarlayan bir ülke, Arap Baharı gibi taban hareketinin olsa olsa mezar kazıcısı olur, yeşerteni veya “ideali” değil.
Bunları söyleyenlere, bugünlerde “hayalci barış kelebekleri” gözüyle bakılıyor.
Aslında gerçeklere “kör” sanılan “barış kelebekleri” görüyor paradokslarını bu coğrafyanın.
Gazze’de ateşkesin olacağı son saniyeye kadar füze saldırılarının sürmesi, ateşkesin başladığı saniye, füzelerin yerini havaifişeklerin alması gibi tuhaflıkları.
Yehuda Amichai, İsrail’in “ulusal şairi” olarak biliniyor; ömrü savaşların tanığı ve savaşanı olarak geçmiş, şiirleri açıkça “barışa özlemi”, bir nefret varsa, savaş nefretini dile getiren bir şair.
Coğrafyamızın doğası paradokslar ya; Amichai’ın kendisinin, sıradan insanın savaş karşısında varlığını, yaşamı, hayatta kalmayı ve ölümü sorguladığı çok naif, çok sade, inceltilmiş değil damardan bir duygusallığı olan şiirleriyle, savaşı, felsefesi yapan bir devletin insanlarının “ulusal” şairi olması da buralardaki tuhaf tezatlardan biri.
“Benzin kokusu burnuma yükseliyor” şiirindeki sessiz sedasız taşlamalar mesela...
“Gülerdin, ama şimdi susuyorsun/ Sevgili ülke hiç isyan etmiyor/ Rüzgâr, kuru yaprakların arasında dolaşacak yakında/ Ne zaman uyuyacağım tekrar yanında?/ .../ Ordunun jeti gökyüzü cennetine barış getiriyor/ bizim ve sonbaharın tüm âşıklarının üzerine.”
Ben günü, Amichai’ın şiirlerinin arasında dolaşarak geçirirken, Katalonya’da ayrılıkçılığın gövde gösterisi olan sarı-kırmızı bayraklarla dolu bir seçim gerçekleşiyordu.
Şu Katalonya gerçekten bağımsız olsa da, Türkiye’de artık “İspanya örneği” cidden konuşulmasa. Örnek değil artık Türkiye’ye çünkü. İspanya’nın sınırlarında insansız hava araçları uçuşmadı, Katalonya denen yerde, Uludere olayı gibi bir facia yaşanmadı.
Türkiye, bölgesine silah satan bir ülke olarak artık “seçim sandığı” gerçeğini değil, başka bir “kaderi” yaşamaya mahkûm ediyor kendini.
Bölgemizi yaşanır kılan yine de, paradoksları; savaşların orta yerinde, en güzel savaş karşıtı şiirlerin yazılması gibi...
Gene Amichai’ın, İsrail’de kullanılan bir hukuki kontrat metninden ilhamla, en güzelinden bir aşk şiiri yazması gibi...
“Bak canım- bir yaz daha karardı/ .../ Salıncaklar tek başlarına sallanıp duruyor./ İkimiz beraber ve her birimiz yalnız./ Ufuk, gemileri açıkta kaybediyor./ Bir şeye tutunmak zor artık/ Savaşçılar, dağın ardına mevzilenmiş/ Merhamete, hâlâ nasıl da ihtiyacımız varmış!/ .../ İkimiz beraber ve her birimiz yalnız./ Biz ikimiz yalnız, iki tarafın savaştığı yerde sevişeceğiz/ Belki hâlâ her şeyi düzeltebiliriz/ İkimiz beraber ve her birimiz yalnız/ .../ Beni sana getiriyorlar yavaşça ve düşüyorum. Canım,/ Al beni. Burada bizi hiçbir melek kurtarmayacak/ Çünkü ikimiz beraberiz. Her birimiz yalnız.”
“Amihay’ın” şiirlerini, usta bir çeviriyle okumak için Roni Margulies’inkileri yeğleyin derim; benimkileri değil!
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUBir hegemonya diyarı olarak Türkiye… 6.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYapıyorlar, oluyor ve bir şey de olmuyor 6.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANCHP operasyonlarında yeni eşik 6.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyol‘Yargıya güvenin’ 6.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUABD Büyükelçisi bir şeyler söylüyor da, ne diyor? 6.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRCHP'YE YAPILAN OPERASYONLARA KARŞI NE YAPMALI? 6.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBahçeli’nin jeopolitik sorumluluğu 4.07.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBenimki bir valiz hikayesi… 4.07.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİklim adıyla sınai kirletmenin ticareti 4.07.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞYangınlar yeniden başladı, Orman Bakanı ne yapacak ve George Orwell 4.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKafkasya ötesinde kanlı satranç 4.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciŞimşek görmüyor mu? 4.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “Kürt Sorununda atılacak ‘hayal gibi’ 9 adım…” 4.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSıcak bir yaz, serin bir sonbahar ve belirsiz bir kış 1.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİİnsan yerin yüzüdür 1.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanÜç liderin 12 Gün Savaşı’nda karşılaştırmalı performansı 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEButlan 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti, kendi eseri olan bu Türkiye fotoğrafına daha dikkatli bakmalı 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAToplumsal Muhalefetten Demokratik Topluma: Halkların, İnançların ve Özgürlük Güçlerinin Birleşik Müc 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞELLİ MİLYAR DOLAR DÜNYADAKİ AÇLIĞI ÇÖZÜYOR… 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURDemek ki “ideolojiler” henüz ölmemiş 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye, sıcak savaşlara evrilen küresel paylaşım savaşının hem sahnesi hem öznesi 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENSiyaset ırmağı kirlenirken… 29.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENOrtadoğu ve Kürtler CHP’yi Çağırıyor 29.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraAdalet ve Kalkınma Partisi’nin Ön Tarihinden 29.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNBarışı savunmayayım da ne yapayım! 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanŞaka değil, Kılıçdaroğlu sahiden gelip CHP’nin başında kalmak istiyor! 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
3.02.2025
29.01.2025
17.01.2025
7.11.2024
6.11.2024
24.10.2024
27.06.2024
7.06.2024
26.05.2024
20.05.2024