Sezin ÖNEY
Bazı “tesadüfler” üst üste geldi son günlerde…
Almanya merkezli Frankfurter Allgemeine Zeitung’a konuşan Irak Bölgesel Kürt Yönetimi Başkanı Mesud Barzani, “Erdoğan güçlü bir duruş sergileyerek, Kürtlerle Türkleri barış süreciyle birleştirmeye çalışan tek siyasetçi olmak istedi. Ancak, maalesef Türkiye’de yeni gelişmeler ortaya çıktı. Cumhurbaşkanı Erdoğan cesur bir siyasetçi, barış süreci için HDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş ve diğer milletvekillerinin serbest kalması gerekir” dedi.
Bu röportajın ardından Barzani, Türkiye’ye geldi. Ve Türkiye’de de bir ilk yaşandı…Rudaw’dan aktarırsak;
“İstanbul Atatürk Havalimanı ile Ankara Esenboğa Havalimanı’nda ilk kez Kürdistan Bayrağı göndere çekildi.
Başkan Mesud Barzani, bugün İstanbul’da Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la görüştü.
Türkiye’yi ziyaret eden Başkan Barzani, saat 17.00’de Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan’la biraraya geldi.
İstanbul’dan bildiren Rûdaw mubahiri Rawin Sterk, Atatürk Havalimanı’nda ilk kez Kürdistan Bayrağı’nın göndere çekildiğini söyledi.”
Barzani’nin Türkiye ziyareti esnasındaki bir görüşmesi ile ilgili de şöyle bir haber yansıdı;
“Eski Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk ve Ağrı Belediye Başkanı Sırrı Sakık, Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi Başkanı Mesut Barzani ile görüştü.
Görüşme sonrasında açıklama yapan Ahmet Türk, ‘Başkan Mesud Barzani Kürtler için önemli bir aktör. Başkan Barzani Kürtler’in bir lideridir ve çözüm süreci için elinden gelene yapacağına inanıyorum’ ifadelerini kullandı.
‘HDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş ve arkadaşlarımızın serbest bırakılması yeniden diyaloğun yolunu açabilir’ diyen Ahmet Türk, ‘Başkan Barzani de onların serbest bırakılmasını istiyor’ dedi.”
Tüm bu “yerel tesadüfler” zaten yüksek devre çalışan bölgesel, yerli ve milli hayal güçlerimize depar attıracak kadar elektrikliydi ki; bir de, ABD Genelkurmayı CENTCOM girdi devreye…
ABD Başkanı Donald Trump, malum sosyal medyayı; ama özellikle de, Twitter’ı çok seviyor, adeta müptelası…
CENTCOM da, ABD Başkanı Barack Obama döneminde, “herkese nezih, herkese mesafeli” paylaşımlar yaparken, birden Trump döneminin sosyal medya açılımına uygun biçimde, “rengini (daha da) belli eden” şekilde çiçek gibi açılıverdi.
CENTCOM, Irak ve Suriye’de IŞİD’a karşı, iki “ülkenin” de, Kürt grupları başta olmak üzere, “cihat” kavramıyla ilintili olmayan silahlı kesimlerinden yana tercihini nicedir koymuştu. CENTCOM’un başındaki isim Joseph Leonard Votel, bugün gelmedi işbaşına…Mart 2016’dan beri bu görevde…
Tam da, Votel’in göreve geldiğimevsimleri mütakiben, Anadolu Ajansı (Eylül 2016) şu haberleri paylaşıyordu:
“ABD ve bazı Avrupa ülkeleri, destek verdikleri PYD’yi terör örgütü PKK’dan ‘bağımsız yapılanma’ olarak sunmaya çalışsa da PYD ile askeri kanadı YPG’nin, terör örgütü PKK’nın Suriye’deki uzantısı olduğu açıkça görülüyor”.
Bugünlerde CENTCOM, kendi resmi hesabından, Türkiye’nin “terör örgütü” olarak tanımladığı YPG’nin yani, Halk Koruma Birlikleri (Yekîneyên Parastina Gel-YPG) bir kolu olan, “Kadın Koruma Birlikleri”nin (Yekîneyên Parastina Jin-YPJ) fotoğraflarını, övünçle kendi entegre güçlerinden biriymiş gibi paylaştı. Hem altını çiziyor, hem vurguluyorum; ABD Genelkurmayı CENTCOM yaptı bunu…
Oysa; şu habere bakalım:
“Mardin 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2014 yılı ekim ayında Suriye doğumlu YPG’li İsmail Sadık’a, ‘PKK/KCK ile bağlantılı silahlı terör örgütüne üye olmak” suçundan verdiği 7 yıl 6 ay hapis cezasını Yargıtay onadı.
Suriye’de faaliyet gösteren PYD, YPG, YPJ gibi örgütlerin PKK’nın Suriye’de faaliyet gösteren türdeşleri olduklarını belirten yerel mahkemenin kararının Yargıtay tarafından onanmasıyla birlikte YPG’nin ilk defa resmi olarak da terör örgütü olarak görüldüğü bildirildi. Sadık’ın avukatı ise ‘adil yargılama ilkesinin ihlal edildiği’ iddiasıyla Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu.”
2014 ve 2017…
Donald Trump, gençliğinde askeri eğitim almış ve temel eğitimi-yapıtaşı olarak “orduyu” gören biri. Hadi, “işadamı” gözüyle bakalım: Trump, 2018’e kadar ABD Ordusu’nun bütçesini 54 milyar dolar, yani yüzde 10 yükseltmeyi planlıyor…Ordusuna 54 milyar dolar yatırım yapan bir işadamı olarak Trump’ın politik önceliğinin hangi kurum olacağını tahmin etmek güç değil…
Dolayısıyla, ABD politikasında giderek, CENTCOM’un ağırlığının artacağını öngörmek zor değil.
Trumplı bir ABD ile açıkça veya örtülü biçimde çatışılmak istenmiyorsa, er geç önümüzdeki dönemde, orta vadeli dönemde Türkiye, bir şekilde Kürt Meselesinde yumuşama yoluna gitmek zorunda kalacak.
Orta vade diyorum; önce referandum ve ardından sonuç ne olursa olsun, sonuca göre oturacak yeni siyasi güç dengeleri söz konusu olacak Ankara’da…
İşte bu ara dönem de, en tehlikeli, en sisli puslu dönem…
Yazının başında bahsettiğimiz “mini mini açılım”, belli ki Ankara’da sadece bir kesimi temsil ediyor. Oysa, Ankara’nın ve ötesinin güç dengeleri aslında şu an bir sürü küçük derebeyliğine dayanıyor gibi. Devlette, şu veya bu şekilde birçok farklı siyasi yönelimde, hatta özünde birbirine de zıt kutuplarda birçok farklı eksen var. Bu “derebeylikleri”, kısa vadeli ve yanardöner güç ittifakları içinde, ama hiçbir ilkeye dayanmayan bu ittifaklar, bir anda tepetaklak olabilecek kadar da kaypak ve kaygan bir zeminde.
Salt güce dayanan dengelerde, her an herkes herkese her türlü ihanet edebilir.
Kürt Meselesinde kısa vadede, sadece daha fazla gerginlik, çekişme ve olumsuz olay beklemek lazım.
Barzani ile görüşenlerden Ağır Belediye Başkanı Sırrı Sakık’ın görevden alınması ve yerine kayyum olarak Ağır Valisi’nin atanması, aynı gün Koruköy/ Xerabê Bava’da işkence gördüğü yalanlanmayan köylü Abdi Aykut’un tutuklanması da, ortada bir “açılım” olmadığının kanıtı.
Zaten milliyetçiliğin öyle bir gazına basıldı ki, bu dönüş de hiç kolay olmayacak…
Bir de, Kürtler arasında yaşanan müthiş kırgınlık da cabası…
Ama tarihin yönü belli; aynı ülke içindeki hiçbir savaşma, çatışma sonsuza kadar süremez.
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUBir hegemonya diyarı olarak Türkiye… 6.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYapıyorlar, oluyor ve bir şey de olmuyor 6.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANCHP operasyonlarında yeni eşik 6.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyol‘Yargıya güvenin’ 6.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUABD Büyükelçisi bir şeyler söylüyor da, ne diyor? 6.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRCHP'YE YAPILAN OPERASYONLARA KARŞI NE YAPMALI? 6.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBahçeli’nin jeopolitik sorumluluğu 4.07.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBenimki bir valiz hikayesi… 4.07.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİklim adıyla sınai kirletmenin ticareti 4.07.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞYangınlar yeniden başladı, Orman Bakanı ne yapacak ve George Orwell 4.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKafkasya ötesinde kanlı satranç 4.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciŞimşek görmüyor mu? 4.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “Kürt Sorununda atılacak ‘hayal gibi’ 9 adım…” 4.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSıcak bir yaz, serin bir sonbahar ve belirsiz bir kış 1.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİİnsan yerin yüzüdür 1.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanÜç liderin 12 Gün Savaşı’nda karşılaştırmalı performansı 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEButlan 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti, kendi eseri olan bu Türkiye fotoğrafına daha dikkatli bakmalı 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAToplumsal Muhalefetten Demokratik Topluma: Halkların, İnançların ve Özgürlük Güçlerinin Birleşik Müc 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞELLİ MİLYAR DOLAR DÜNYADAKİ AÇLIĞI ÇÖZÜYOR… 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURDemek ki “ideolojiler” henüz ölmemiş 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye, sıcak savaşlara evrilen küresel paylaşım savaşının hem sahnesi hem öznesi 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENSiyaset ırmağı kirlenirken… 29.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENOrtadoğu ve Kürtler CHP’yi Çağırıyor 29.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraAdalet ve Kalkınma Partisi’nin Ön Tarihinden 29.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNBarışı savunmayayım da ne yapayım! 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanŞaka değil, Kılıçdaroğlu sahiden gelip CHP’nin başında kalmak istiyor! 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
3.02.2025
29.01.2025
17.01.2025
7.11.2024
6.11.2024
24.10.2024
27.06.2024
7.06.2024
26.05.2024
20.05.2024