Sezin ÖNEY
Kırılanı, tamir etmek mümkün mü? Bir kez kırılan, onarılabilir mi?
Bazen evet, bazen hayır: Ama kırılanın onarılabilmesinin zarafet gerektirdiği kesin. Japonya’da meşhur “Kintsugi” tekniği, yani 金継ぎ, yaklaşık olarak “altınla birleştirmek” manasına geliyor: bu tekniğe göre, çanak çömleğin kırılan yerleri, altın, gümüş veya platin tozları karıştırılmış vernik ile onarılıyor. Ortaya çıkan, birçok açıdan söz konusu parçanın kırılmamış halinden daha da enteresan, daha da kıymetli bir sanat eseri oluyor. Bir yandan, “kırgınlık” gizlenmemiş, üzeri örtülmeden dışarı vurularak ifade bulurken; daha güçlü ve güzel bir obje ortaya çıkmış oluyor. Kırgınlık da, o eserin kendi tarihinin bir parçası olarak hatırasını ve kendine özel geçmişinin hafızasını koruyor.
Kintsugi veya diğer adıyla kintsukuroi; kırgınlığa da zarif biçimde yaklaşarak yeni bir bütünlükle şifa bulmanın felsefesi.
Acaba Kıbrıs’ın Maraş’ı da açılıverirken, geçmiş kırgınlıkların zarafetle onarılması hedeflense çok daha iyi mi olurdu?
Birdenbire açılıvermesi, Maraş’ın yaralarının daha fazla derinleşmesine; kırıklarının daha paramparça hale gelmesine mi neden oldu yoksa?
Maraş veya Varosha, Kuzey Kıbrıs’ın Gazimağusa veya Farmagusta olarak adlandırılan kentine bağlı bir sahil mahallesi. 1974 öncesi Elizabeth Taylor ve Richard Burton’ın tatil yaptığı popüler bir sahil mekanı iken, savaşın patlak vermesi sonucu bir anda terk ediliveren mahalle, “hayalet kent” tanımına tam da uyan bir yerdi. Bir günde boşalıveren bir mahalle: Masaların üzerinde yemek yenen tabakların bile içinde yiyeceklerle kalakaldığı; yarı dolu su bardakları, içerilerinde eşyalar, giysiler beyhude biçimde sahibini bekleyen yıkık dökük evlerle dolu bir mekân...
Maraş’ı, ben sadece uzaktan gördüm; geçen sene Kıbrıs’ta kıyılarına gittiğim zaman, bu mahalle 45 yıldır askeri bölge idi. Bu bölgeden, 22 yaşında bir gençken kaçmak zorunda kalan tarihçi Anna Marangou’dan Maraş’ın ve Gazimağusa’nın tarihini dinlemiştim.
Marangou için, her sokağına her taşına ayrı tutkun olduğu Maraş, hayatın anlamı demekti. Ailesinin Maraş’ta deniz kıyısında bir evi varmış; o evin anıları, uzaktaki varlığı; içinde bir daha asla yaşamayacak olsalar da, Marangou için kendisi ve aile bireylerinin en büyük dayanağı idi. Maraş’ın açıldığı 9 Ekim’i de “korkunç bir gün” olarak adlandırmış Marangou...
Birleşmiş Milletler’in “Annan Planı”na göre Maraş, Kıbrıs Rumları’nın denetimine bırakılacaktı: Hatırlanacağı gibi, referanduma giden plan, Kuzey Kıbrıs tarafında kabul edilmiş ve Güney Kıbrıs tarafında reddedilmişti.
Maraş’ın “Ankara’nın Kıbrıs Yol Haritası” çerçevesinde açılıp açılmayacağı bir süredir konuşuluyordu. Kuzey Kıbrıs’ta hükümet tarafından tek taraflı bir adımla açılıvermesi, Kıbrıs Sorunu’nu daha derinleştireceğinden yapılmasına pek de ihtimal verilen bir konu değildi: Nasıl Ayasofya’nın camiye çevrilip ibadete açılması, üzerine çok konuşulsa da Yunanistan için sürpriz olduysa, Maraş’ın açılması da Kıbrıs’ın geneli için sürpriz oldu denebilir.
Kıbrıs Sorunu’na “çözüm odaklı” yaklaşıldığı zamanlarda, bölgenin Kıbrıs’ın iki tarafını da içeren, iki tarafının da bölgeye yerleşimini sağlayacak biçimde iskâna açılmasını öngören projeler gündeme gelmişti. Böylece bu projeler de rafa kalkmış oldu.
Her ne kadar “birden oluvermiş” gözükse de, Kıbrıs Meselesi’nin hareketlenmesi tesadüf değil. Avrupa Birliği Konseyi’nin 1-2 Ekim’deki toplantısında, Türkiye’den Yunanistan ile gerginliğin azaltılması için atılan adımlarının benzerlerinin Güney Kıbrıs’a yönelik atılmasının da beklendiği ifade edilmişti.
Toplantı ertesinde, AB Komisyonu Başkanı Ursula Von der Leyen, “Türkiye ve Yunanistan arasında güvenilir diyaloğun başlamasının olumlu bir gelişme olduğunu ancak Ankara’nın Güney Kıbrıs’a karşı benzer biçimde davranmamasından" üzüntü duyduklarını söylemişti.
O günden bu yana da Kıbrıs Sorunu, yeniden “krizli biçimde” kendisini hatırlatıyor.
Benzer biçimde, “derin dondurucudan” çıkan bir diğer konu da, “Suriye’nin kuzeyinde güvenli bölge meselesi”. AB Konseyi toplantısının sonuç bildirgesinde, Mart 2016 tarihli “Göç Anlaşması”na atıf yapılmasından kaynaklanıyor bu hareketlenme de. Bu anlaşmada, Türkiye’nin Suriye’nin kuzeyinde Suriyeli mültecilerin dönüşü için bir “güvenli bölge” oluşturmasına AB tarafından destek olunacağı taahütü vardı.
Hatırlanacağı gibi, 3 Ekim’de; yani AB’nin toplantısının hemen ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın şöyle bir açıklaması olmuştu: "Suriye'de halen var olan terör bölgeleri ya bize söz verildiği şekilde temizlenir ya da biz gider bunu kendimiz yaparız".
“Zeytin Dalı” ve “Barış Pınarı” gibi yeni bir askerî operasyon da gündeme gelebilir bu sonbahar, bu kış.
Yazarlar
-
Nevzat CİNGİRTKelbaşa Şimşir Tarak… 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİran yeniden menzilde 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciPahalılık turisti de vurdu... 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTuhaf yasa maddeleri 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanGenel Yapay Zeka aslında bir büyük yalanın mı adı? 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelTek adama alışmış bir ülkede CHP'de ‘çift lider’ stratejisi ne kadar çalışır? 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRDünyanın temel düzeni sarsılıyor: Yeni bir ütopya, krizlerden çıkışın anahtarı olabilir 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞFAİLİ MEÇHULLER BİR “DEVLET POLİTİKASI” MIYDI? 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKKM kalktı, müjde! 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAKürt Halkı: Barışın ve Demokratik Toplumun Evrensel Öncüsü... 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava Tümseği 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENDiyanet iğneyi çuvaldızı kendisine batırırsa… 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKIlımlılar, İslamcılar, Fundamentalistler: “Batı Türkiye’ye Nasıl Bakıyor?” meselesi 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur Akgün10 yıl sonra nasıl bir Türkiye? 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNENeler olacağını bilmek 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezKalıcı toplumsal barış: Engeller, imkanlar 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluDemokratikleşme paketleri beklenirken hangi kanunlar gelecek? 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKeser döner sap döner… 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKGerçekten emperyalist güçler bölgede Kürdistan istiyor mu? Irak ve Suriye’de olanlar bu tezi yalanlı 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMete Tunçay mı yanılmıştı? 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kirasİslamcı, sosyalist ve milliyetçi bir düşünür 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBir hâkim Caprio'muz niye yok? 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRİddia: Ziraat’te ‘Gizem B. skandalı’! “Günooo kızlar… Paralar sizin için yükleniyor” 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNSuriye’de dahil olunacak bir ordu var mı? 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKardeşlik 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUAklını başına, vicdanı kalbine toplasan ya! 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBir Devletin ve Toplumun İçten İçe Çözülüşü 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunBarışın gerekleri, Cumartesi Anneleri ve Ablam… 22.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
3.02.2025
29.01.2025
17.01.2025
7.11.2024
6.11.2024
24.10.2024
27.06.2024
7.06.2024
26.05.2024
20.05.2024