Sezin ÖNEY
22 Nisan, Dünya Günü.
2021’in Dünya Günü’nde uluslararası ilişkilerin dayanışma esasında toparlanması için son yıllardaki en ciddi adımlardan biri atılıyor: ABD Başkanı Joe Biden, “İklim üzerine Liderler Zirvesi” ile, 41 dünya liderini sanal ortamda da olsa aynı masa başına topluyor.
İki gün sürecek zirve, 20 Ocak’ta ABD Başkanlığı’nı devralan Joe Biden’ın da şimdiye kadarki en iddialı uluslararası hamlesi. Bu zirve, Biden’ın Türkiye’den bakınca çok da fark edilmeyen ve siyasetinin ana odaklarından birine iklim krizini alan yaklaşımını büyük bir sınavdan geçiriyor. Dahası, bu zirve Biden’ın selefi Donald Trump’ın uluslararası dayanışma, müttefiklik ilişkileri ve yıkıcı siyasi çizgisinin de aksi yönünde bir diplomatik anlayış geliştirme yolunda da son derece önemli bir deneme mahiyetinde.
Tabii, asıl mesele ABD’nin dünya liderliği konusunda bir çıkış ivmesi yakalaması ve “yumuşak güç” üzerinden süpergüçler arasında “bir numara” olabilmesi. Bilindiği gibi, Çin’in ekonomisinin, ABD’ninkini 2028 civarında geri bırakması bekleniyor. Biden’ın Asya Pasifik ve Avrupa’daki eski ittifaklarını canlandırmak için gerçekleştirdiği ilk diplomatik ısınma turlarının çok da karşılık bulduğu söylenemez. İklim krizi meselesinde öncülük ve önderlik yapabilmek ise, ABD’ye sadece yumuşak gücünü geri kazandırmak değil; aynı zamanda ekonomi ve hattâ güvenlik alanlarında da “sert gücünü” muhafaza etme fırsatını verebilecek belki de yegâne seçenek.
İşte bu sebeplerle Biden, Beyaz Saray’ın da resmî açıklamalarında vurgulandığı gibi, başkanlık koltuğuna oturur oturmaz iklim krizi konusunda çok temel bir adım olan Paris Anlaşması’na dönüşü onayladı.
Paris Anlaşması için, “iklim krizinin İstanbul Sözleşmesi” diyebiliriz. Her iki uluslararası sözleşme de, taraflarına yasal olarak bağlayıcılık getiren nitelikleriyle odaklarındaki alanda “ilki” oluşturuyorlar.
Paris Anlaşması’nın hedefi, iklim krizinin yarattığı ısınmayı, endüstrileşme öncesi dönemlere nazaran 1,5 derece artış ile sınırlandırmaktı. Biden’ın öncülük ettiği iklim krizi zirvesi de, bu hedefe vurgu yapıyor. Bu hedefe ulaşırken dünyanın geçireceği “yeşil ekonomik dönüşümün” de, kayıp değil kazanç getireceği, daha fazla istihdam imkânı yaratacağı da zirvenin ana fikirleri arasında. Bu zirvenin, 1-12 Kasım 2021’de Birleşik Krallık’ın ev sahipliğinde Glasgow’da gerçekleşecek 26. Birleşmiş Milletler İklim Değişimi Tarafları Konferansı’na (COP26) hazırlık teşkil etmesi de hedefleniyor.
Çevreye saygısı olmayanın dışlandığı bir dünya
Bir parantez açarsak, COP26’nın İskoçya’nın en büyük kenti Glasgow’da düzenlenmesinin sebebi, kentin dünya genelinde hem çevre konularına yönelik en geniş çaplı tedbirleri alan hem de büyük çaplı organizasyonlara ev sahipliği yapabilecek altyapıya sahip olması. Glasgow’un dünyanın en büyük iklim toplantısı için seçilmesi, bize geleceğin nasıl şekilleneceğinin de ipucunu veriyor: çevre için duyarlılık, şimdiden bir seçim değil, “sahada kalabilmek” için şart. İstanbul ve Türkiye’nin organizasyonlara ev sahipliği yapan kentlerinin de, turizm merkezlerinin de gelecekteki popülaritesi biraz da, “ne kadar çevreci olabildiklerine” bağlı olacak.
İşte, küresel iklim krizine ve Biden’ın davetiyle toplanan zirveye ilişkin önemli noktalardan biri de bu: Suzhou’daki Xi’an Jiaotong-Liverpool Üniversitesi’nden siyaset bilimci Ceren Ergenç’in de bana düşündürdüğü gibi; iklim krizi, bir zamanlar insan haklarının olduğu gibi etik ve hattâ hukukî açıdan uluslararası ilişkileri şekillendirici bir normatif çerçeve oluşturabilir.
Biden’ın ev sahipliğindeki zirvenin (eğer olaysız geçeceğini varsayarsak), küresel krizinin çözümüne yönelik çığır açıcı bir katkıda bulunmaktan ziyade, dünya genelinde etik bir düzlem oluşturmak gibi bir kazanç sağlaması umulabilir. Şöyle ki, eğer bu zirve, dünya genelinde iklim krizi konusunu, etik açıdan ve normlar bakımında vazgeçilmez bir kırmızı çizgi hâline getirebilirse her şeye rağmen büyük mesafe katedilmiş olabilir. Diğer bir deyişle, “özendirici rol oynamak” bu zirveden beklenebilecek en büyük kazanç gibi gözüküyor.
Davetliler listesinde yer almayan Pakistan’ın lideri İmran Han’ın “bozuk çalması” ve ertesinde son anda listeye eklenmesi, iklim krizinin liderler arasında bir çekim alanı yaratmasının örneği sayılabilir. Keza, Biden ile Ukrayna Krizi’nden Rusya’ya gelen yeni yaptırımlara ve ABD Başkanı’nın kendisi için “katil” nitelemesi yapmasına kadar, birçok açıdan “en negatifi gündem” yaşayan lider olarak adlandırılabilecek Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin bile, İklim Zirvesi’ne katılmadan edemedi. Üstelik de, 21 Nisan’da, Putin’in sert ve defansif bir ton benimsediği ulusa hitabında, “kırmızı çizgileri geçmesi hâlinde Batı’ya anında sert tepki vereceğine” dikkat çektiğini unutmayalım.
Tabandan gelen yeni yeşil siyaset talebi
İklim krizi konusu, tabandan gelen baskı ve özellikle genç kuşağın bu meseleye verdiği önem sebebiyle öncelikler listesinde üst sıralara tırmanıyor. Almanya’da son kamuoyu yoklamalarında Yeşiller, 5 puan artışla %28 oy oranına ulaşarak birinci parti konumuna geldi. Şansölye Angela Merkel’in partisi Hıristiyan Demokratlar ise, 6 puan düşüşle %21’e indiler. Malum, Almanya’da, 26 Eylül 2021’de gerçekleşecek seçimlerle, Merkel emekliye ayrılıyor. Post-Merkel döneminde Avrupa siyasetinde en çok söz sahibi olacak isimlerden birinin Yeşiller’in eş başkanı ve şansölye adayı Annelena Bauerbock olacağı artık kesin denebilir.
Avrupa Birliği de, AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ve Konsey Başkanı Charles Michel’in Biden’ın iklim zirvesi davetine icabet etmelerinden hemen önce, 21 Nisan’da çevre meselelerine ilişkin tarihî bir adım attı. Avrupa İklim Yasası’nın son şekli üzerinde, AB Parlamentosu ve AB ülkelerinden temsilcilerin 14 saat müzakereleri sonucunda anlaşıldı. 20 Nisan akşamı başlayıp 21 Nisan sabahı 5’e kadar süren görüşmeler sonucunda son şekli verilen yasanın, Biden’ın organize ettiği iklim zirvesi öncesine yetiştirilmesi açık bir mesaj içeriyordu: küresel iklim krizi konusundaki tedbirlerin öncüsü ve adresi, ABD’den de önce Avrupa’dır. AB’nin, Biden’ın rol çalarmışçasına bir çıkış yapması da, ABD’nin müttefiklik ilişkilerini canlandırmasının öyle kolay olmadığına işaret ediyordu.
Her halükârda, ülkelerin silahlanma gibi konular üzerinden yarıştığı “öldürücü” bir dünya düzenindense; iklim krizi tedbirleri konusunda yarıştıkları “yaşatan” bir uluslararası ilişkiler düzlemi çok daha yeğ elbette.
Ne var ki, bu zirvenin hakikaten olumlu yönde bir rüzgâr yakalayabilmesi için “Biden’ın Zirvesi” olmaktan da çıkması lazım. Bu mümkün olabilecek mi acaba?
Yazarlar
-
Nevzat CİNGİRTKelbaşa Şimşir Tarak… 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİran yeniden menzilde 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRDünyanın temel düzeni sarsılıyor: Yeni bir ütopya, krizlerden çıkışın anahtarı olabilir 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞFAİLİ MEÇHULLER BİR “DEVLET POLİTİKASI” MIYDI? 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTuhaf yasa maddeleri 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciPahalılık turisti de vurdu... 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanGenel Yapay Zeka aslında bir büyük yalanın mı adı? 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelTek adama alışmış bir ülkede CHP'de ‘çift lider’ stratejisi ne kadar çalışır? 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAKürt Halkı: Barışın ve Demokratik Toplumun Evrensel Öncüsü... 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava Tümseği 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur Akgün10 yıl sonra nasıl bir Türkiye? 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENDiyanet iğneyi çuvaldızı kendisine batırırsa… 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNENeler olacağını bilmek 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKIlımlılar, İslamcılar, Fundamentalistler: “Batı Türkiye’ye Nasıl Bakıyor?” meselesi 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKKM kalktı, müjde! 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kirasİslamcı, sosyalist ve milliyetçi bir düşünür 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKGerçekten emperyalist güçler bölgede Kürdistan istiyor mu? Irak ve Suriye’de olanlar bu tezi yalanlı 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBir hâkim Caprio'muz niye yok? 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezKalıcı toplumsal barış: Engeller, imkanlar 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKardeşlik 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMete Tunçay mı yanılmıştı? 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNSuriye’de dahil olunacak bir ordu var mı? 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUAklını başına, vicdanı kalbine toplasan ya! 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRİddia: Ziraat’te ‘Gizem B. skandalı’! “Günooo kızlar… Paralar sizin için yükleniyor” 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKeser döner sap döner… 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluDemokratikleşme paketleri beklenirken hangi kanunlar gelecek? 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİller Bankası Genel Müdürü Recep Türk: Listemizde sadece Aydın yok 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuYargı, Mafya ve Beyaz Toros… 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBir Devletin ve Toplumun İçten İçe Çözülüşü 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNAK Parti’den yeni tarzı siyaset: seçmeni kazanamıyorsan seçileni kazan 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇKudüs, ey Kudüs! 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunBarışın gerekleri, Cumartesi Anneleri ve Ablam… 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Alevi Hakları… 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUMutlak kötülüğün mutlak zaferine doğru mu? 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. Yılmazİpe un serme komisyonu mu? 21.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANBilge ve bilgin Mete Tunçay 19.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSeyfettin Çilesiz’in çilesi 18.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan24 yıl sonra CHP’ye muhtaç hale gelmek… 18.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu17 Ağustos ve 6 Şubat niye akılları başa getirmedi? 18.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANBelediye başkanları ne yaptıklarının farkında mı? 18.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayEnflasyon raporu: Faiz, fiyatlar, sofradan eksilen tabaklar 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçDiyanet anayasaya aykırı bir hukuk rejimi öğütleyemez! 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANBitmeyen CHP tartışmaları (II): Yelin kayadan toz koparması 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUŞakülünden çıkmış bir ülke: Türkiye 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni çözüm süreci komisyonuna dair 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSon vatanı Türkiye olanlar ilk vatanı Türkiye olanlara vatanseverlik dersi veremez 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
3.02.2025
29.01.2025
17.01.2025
7.11.2024
6.11.2024
24.10.2024
27.06.2024
7.06.2024
26.05.2024
20.05.2024