Yıldıray OĞUR
Tariflere bakalım.
Önce Devlet Bahçeli’nin cumhurbaşkanı tarifi: “Milliyetçi olacak, Muhafazakâr olacak, Manevi değerleri taşıyacak. Laik bir aday olacak. Demokratik değerlere sahip olacak. Cumhuriyet değerlerini içine sindirmiş biri olacak.”
Bu da Kılıçdaroğlu’nun tarifi: “Aydın, ülkenin değerlerine bağlı. Herkesi kucaklayan, temiz şaibeli olmayan. Dünya dengelerini bilen, barışçı, özgürlükçü, demokrat. Siyasi kimliği çok öne çıkmamış, bir partiye olan aidiyeti çok öne çıkmamış. İyi eğitim almış, yabancı dil bilen dünyayı ve Türkiye dengelerini iyi bilen biri.
Hepsini bir kere de yan yana yazalım.
“Milliyetçi olacak, Muhafazakâr olacak, Manevi değerleri taşıyacak. Laik bir aday olacak. Demokratik değerlere sahip olacak. Cumhuriyet değerlerini içine sindirmiş, aydın, ülkenin değerlerine bağlı. Herkesi kucaklayan, temiz şaibeli olmayan. Dünya dengelerini bilen, barışçı, özgürlükçü, demokrat. Siyasi kimliği çok öne çıkmamış, bir partiye olan aidiyeti çok öne çıkmamış. İyi eğitim almış, yabancı dil bilen dünyayı ve Türkiye dengelerini iyi bilen biri.”
Şimdi Enter’a basalım. Olmadı, bir daha basalım. Daha güçlü…
Ve… Hello Kitty. Her yola gelir. Milliyetçiyle milliyetçi olur, muhafazakârla muhafazakâr. Laik olmadığı zaten iddia edilemez. Herkesi kucaklamadığı da. Dünya ve Türkiye dengelerini de iyi biliyor. Dil bildiği de açık.
Ya da “bunu mu demek istediniz” diye; Ahmet Necdet Sezer.
En son herkesi kucaklayan, siyasi kimliği öne çıkmamış, demokrat, laik, özgürlükçü, aydın, şaibesiz, dengeleri bilen cumhurbaşkanı olarak Ahmet Necdet Sezer bulunmuş, beş partinin lideri ortak basın toplantısı düzenleyip Sezer’i adayları olarak açıklamıştı.
Hürriyet manşetten bu özlenen tabloyu şöyle anlatmıştı: “Meclis'teki 5 partinin genel başkanları, dün özlenen bir tablo oluşturdu ve demokraside uzlaşmanın güzel bir örneğini sergilediler. Ahmet Necdet Sezer'in cumhurbaşkanlığı adaylığıyla ilgili öneriye, 5 lider aynı anda ve canlı yayında imza koydu.”
Açıklamalarda, yorumlarda en çok kelimeler “herkesi kucaklayan”, “uzlaşma”, “demokrasi”, “hukuk”, “özgürlüktü”. Sezer’in eski liberal konuşmaları kararları hatırlatılıyordu. Hatta FP Lideri Recai Kutan hızını alamayıp “Sezer tıpkı Fazilet Partili gibi konuşuyor” bile demişti.
Gerçeklerin ortaya çıkması zaman almadı. Sezer, İnterneti saat beşte kapattıracak kadar dünyayı biliyordu. Laik olmayan adam olamaz gibi aforizmalara imza atacak kadar Cumhuriyet değerlerine bağlı ve laikti. Akşamları sadece Kanaltürk izleyecek kadar herkesi kucakladı. Askerlerle darbe dansları edecek kadar demokrattı. Anayasa fırlatıp ekonomiyi batıracak kadar uyumlu, nazik. Halkın sesini bile hatırlamayacağı kadar siyasi kimliği öne çıkmamış. E-muhtıranın, 367 kararının karşısında değil, yeşil ışıklarda duracak kadar hukuka saygılı. Çok fazla yurt dışına çıkmadığı, geleni gideni de az olduğu için dil bilmemesi ise evet hiç sorun çıkarmadı.
Belki de yanlış arama motorundasınız. Aradığınız kriterlere, o kriterlerin hepsini aynı anda taşıyan isimlere demokrasilerde rastlanmamaktadır. Herkesi kucaklayan, herkesin çok sevdiği mükemmel liderleri bulmak için lütfen diktatörlük rejimlerine bakınız.
Yaptıkları tariflerle en başta o tariflere uymayan kendilerini, sürekli siyaset üstü diyerek siyaseti, siyasetçiyi aşağılayan, kızına damat, oğluna gelin adayı arayan titiz baba gibi cumhurbaşkanı arayan mühendisliğe heves etmiş siyasetçilere küçük bir hatırlatma:
Türkiye “herkesi kucaklayanlar”dan çok çekti. Siyaset üstü isimlerden de. Çok iyi eğitim almış, çok iyi dil bilenlerden de...
Şimdi elinizdeki cetvelleri, metreleri, hesap makinelerini yavaşça yere bırakın. O Ses Türkiye formatında cumhurbaşkanı arama sporlarından derhal vazgeçin.
Ve kendinizi halkın, demokrasinin ve siyasetin şefkatli kollarına terk edin.
Bu arada sandıklar kare….
Yazarlar
-
İbrahim KirasKafkasya ötesinde kanlı satranç 4.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBahçeli’nin jeopolitik sorumluluğu 4.07.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBenimki bir valiz hikayesi… 4.07.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞYangınlar yeniden başladı, Orman Bakanı ne yapacak ve George Orwell 4.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUOtoriterliğe dair bir hukuk manifestosu 4.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyol‘Enflasyon düşüyor, müsterih olun’ 4.07.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİklim adıyla sınai kirletmenin ticareti 4.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “Kürt Sorununda atılacak ‘hayal gibi’ 9 adım…” 4.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciŞimşek görmüyor mu? 4.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSıcak bir yaz, serin bir sonbahar ve belirsiz bir kış 1.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUNe de çabuk unutuluyor… Hatırlatıyorum… 1.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİİnsan yerin yüzüdür 1.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanÜç liderin 12 Gün Savaşı’nda karşılaştırmalı performansı 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEButlan 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞELLİ MİLYAR DOLAR DÜNYADAKİ AÇLIĞI ÇÖZÜYOR… 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti, kendi eseri olan bu Türkiye fotoğrafına daha dikkatli bakmalı 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAToplumsal Muhalefetten Demokratik Topluma: Halkların, İnançların ve Özgürlük Güçlerinin Birleşik Müc 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet, nasıl “devletimiz” olur? 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye, sıcak savaşlara evrilen küresel paylaşım savaşının hem sahnesi hem öznesi 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURDemek ki “ideolojiler” henüz ölmemiş 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANDavalar, mahkemeler ve siyasi dizayn 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENSiyaset ırmağı kirlenirken… 29.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENOrtadoğu ve Kürtler CHP’yi Çağırıyor 29.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraAdalet ve Kalkınma Partisi’nin Ön Tarihinden 29.06.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNBarışı savunmayayım da ne yapayım! 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanŞaka değil, Kılıçdaroğlu sahiden gelip CHP’nin başında kalmak istiyor! 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluTonlarca hurdanın akıbeti belirsiz, ihaleler tartışmalı, işlem yok: Karayolları kimleri zengin ediyo 28.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
25.06.2025
21.06.2025
18.06.2025
16.06.2025
15.06.2025
11.06.2025
8.06.2025
4.06.2025
2.06.2025
1.06.2025