Kemal BURKAY
Türkiye, bir tampon bölge ya da kendi tabiriyle “güvenlik bölgesi” oluşturmak için, “Kuzey Suriye”, ya da “Fırat’ın Doğusu” diye nitelediği bölgeye girmek için harekete geçti. ABD’nin bu konuda belli sınırlar içinde buna yeşil ışık yaktığı görülüyor.
Bu yeşil ışık nereleri kapsıyor, Akçakale’nin karşısındaki Talebyat ile Ceylanpınar’ın karşısındaki Serê Kaniyê’yi (Resulayn) mi, yoksa daha geniş bir alanı mı? Bu henüz belirsiz. Türkiye buralara girerse bununla kalacak mı, o da belirsiz.
ABD bir kez daha Kürtleri kullandı ve yalnız bıraktı, yani aldattı deniyor. Bunda şaşacak bir şey yok. Büyük ya da küçük, her devletin çıkarlarına göre davrandığını, bu nedenle ABD’nin hep Kürtlerin yanında olmasının beklenemeyeceğini daha önceki yazılarımda dile getirmiştim.
Harekâta daha şimdiden insanlarla alay eder gibi, barış harekâtı diyorlar. 1964 yılında Kıbrıs’a yönelik “barış harekâtı” gibi…
Türk yönetimi giriştiği askeri harekâta gerekçe olarak PKK-PYD’nin bu bölgedeki etkinliğini gösteriyor ve “terör koridoru”na izin vermeyeceğini söylüyor.
Devlet yetkilileri, düzen partilerinin başındakiler, medya, dizi dizi yorumcular günlerdir bu konuda müthiş bir kazan kaynatıyorlar. Buradaki gelişmeleri Türkiye için bir beka sorunu gibi gösteriyorlar. Sanki sınır ötesinden Türkiye’ye yönelik saldırılar varmış gibi… Söz konusu “teröristler” yarın öbür gün sınırlardan girip Türkiye’nin sonunu getireceklermiş gibi!.. Ama Türk ordusu, ÖSO ile birlikte bölgeye girerek teröristleri silip süpürecek, yok edecek. Bununla da kalmayacak, buraya 2-3 milyon Suriyeli göçmen yerleştirilecek. Böylece Türkiye’nin yüz yüze olduğu göçmen sorunu da çözülecek!.. Plan bu…
AKP hükümetinin izlediği Suriye politikasını eleştiren CHP bile, askeri harekâta yeşil ışık yaktı. Kılıçdaroğlu’nun deyişiyle, “bağrına taş basarak ve askerlerimizin burnunun kanamaması için…” CHP Böylece iflah olmayacağını, geçmişin kamburunu sırtından atamayacağını, sorun çözmeye elverir bir örgüt olamayacağını bir kez daha kanıtladı.
Bu nasıl anlayıştır. Kuzey Suriye diye nitelenen yer, yoğunlukla Kürt nüfusun yaşadığı bölgedir. Bu bölge Lozan antlaşmasıyla bir kez daha bölünen ve çizilen suni sınırın ötesinde kalan Kürt coğrafyasıdır. Burada yaklaşık 2 milyon dolayında Kürt nüfus var. Türk ordusunun ve ÖSO’nun, teröristlerle, ya da PYD ile savaşma adına oraya girmesi durumunda neler yaşanacak?
ÖSO mu çok terörist, PYD mi?..
Oraya eğer 2 -3 milyon dolayındaki Suriyeli Arap mülteci yerleştirilecekse Kürtler ne olacak? Tümden yok mu edilecekler, yoksa yüzyıllardır, hatta binyıllardır yaşadıkları topraklarından sürülecekler mi?
Türkiye’nin böylesine akıl almaz bir harekâta girişmesi için gerçekte ne sebep var? Şimdiye kadar Suriye Kürt bölgesinden Türkiye’ye yönelik herhangi bir saldırı oldu mu? Hayır, tüm kışkırtmalara rağmen olmadı. Gerek sınır illerinde gerek iç kesimlerde gerçekleşen terör eylemlerinin tümü IŞİD’in eseriydi. IŞİD’i gözetip kollayanların kimler olduğu ayrı bir konu… IŞİD’i püskürtenler ise, söz konusu savaşta 11 bin dolayında kurban veren Suriye Kürtleri oldu.
Peki bundan sonra Suriye Kürtleri, özerk ya da federal bir statü elde etseler bu Türkiye için çok mu kötü olur, bir beka sorunu mu olur? Neden olsun? Irak Kürtleri, Güney Kürdistan federal bir statü elde edince Türkiye bundan ne yitirdi?
Açık ki, Türkiye’nin söz konusu askeri harekâtından amaç, savaş sonrası yeniden şekillenecek olan Suriye’de herhangi bir Kürt oluşumunu –özerk ya da federal- engellemek. Ama baylarımız bununla kalmıyorlar, “tehlikeyi” tümden bertaraf etmek için bir de bölgeyi tümden Kürtlerden boşatmak, oraya bir Arap kuşağı örmek istiyorlar! Yani bir zamanlar Suriye’nin yapmak isteyip başaramadığını şimdi Türk yönetimi yapacak…
Baylar, bayanlar, insaf! Bu ülkenin politikacıları, medyası, yazar çizerleri, uzman geçinenleri, savaş naraları atan cümleniz, ne oluyorsunuz?! Hangi yüzyılda yaşıyorsunuz?!. Bu kadar Kürt düşmanlığı, bu denli şovenizm neyin nesidir?!.
Siz, Kürt halkının meşru haklarını tanıyarak, yan yana, barış içinde bir arada yaşamayı beceremez misiniz?
Türkiye sınırları içinde adil bir sistem kurmayı başarmadığınız yetmiyormuş gibi, sınır ötesindeki Kürtlere de dünyayı cehennem etmek gibi bir hak ve göreviniz mi var?
Baylar, bayanlar, yanlış yoldasınız! Türk’e Türk propagandası yapmakla bir yere varamazsınız. Yaptığınız bizzat Türk halkının da çıkarlarına terstir. Şu 21. Yüzyılda yoksul halkın genç çocuklarını sınır ötesi seferlere çıkarmayın; ne Türk, ne de Kürt gençlerinin hayatıyla oynamayın.
PKK’dan şikâyetiniz varsa, bizim sizden fazla var. PKK’nın 1970’li yıllarda kimler tarafından ve nasıl sahneye çıkarıldığını biliyoruz ve bu ülkenin tüm politikacıları, yazar-çizerleri, uzman tayfası da biliyor. PKK, barışçı Kürt ulusal hareketiyle savaşmak için bizzat devlet tarafından sahneye çıkarıldı. Bir dönem ipler Suriye’ye kaptırılsa bile sonra yeniden kontrole alındı. Öcalan’ın 20 yıl önceden, yani yakalanıp İmralı’ya konduğundan bu yana devlet hizmetinde olduğunu, PKK’nın da onu izlediğini bilmeyen mi var?
Suriye’de savaş sonrası bulunacak çözümde Kürtlerin kaderinin PKK-PYD takımına bırakılmaması gerektiğini asıl biz özgürlük, demokrasi ve barış yanlısı Kürtler istiyoruz. Çünkü PKK yalnızca başkalarının hizmetindeki taşeron bir örgüt değil, aynı zamanda Kürt halkının haklı davasına sürekli zarar veren, böyle kurgulanmış, böyle bir anlayışla ve bu tür adamlar tarafından yönetilen bir örgüt.
Türkiye eğer gerçekten sınır güvenliğini düşünüyorsa, yapacağı iş Suriye’de savaşın bir an önce sona ermesi ve orada demokratik, barışçı bir düzenin kuruluşu için çaba göstermektir. Bu ise demokratik ve federal bir Suriye’nin inşasıdır. Böyle bir Suriye hiçbir komşusuna ve hiçbir ülkeye zarar vermez. Böyle bir Suriye’de Kürt bölgesinde de Kürtler bölgesel yönetimlerini demokratik yollardan seçerler ve kuşkum yok ki bu PKK-PYD olmaz.
Türkiye bugün bir kez daha bir yol ayrımındadır: Çağdaş ve adil bir yol tutarak Kürt halkıyla ve komşularıyla barış içinde yaşamak mı, yoksa savaş, kin ve düşmanlık mı?
Dileğim o ki sağduyu hakim olsun ve birinci yol tutulsun? Ama nerdeyse koro halinde savaş naralarının atıldığı bu ortamda bu mümkün mü?..
Ne yazık!
9 Ekim 2019
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
25.02.2022
28.08.2021
16.05.2020
12.05.2020
8.05.2020
4.05.2020
29.01.2020
18.10.2019
10.10.2019
24.03.2020